Deuterokanonik (Apokrif) Kitaplar Tobit Yudit Ester Bilgelik Sirak Baruk Yeremya’nın Mektubu Azarya’nın Duası Suzanna Bel ve Ejderha 1. Makabeler 2. Makabeler 3. Makabeler Esdras Ezra Maneşşe’nin Duası 151. Mezmur 4. Makabeler

Ezra

Altıncı Görüm

13 Yedi gün geçti, ertesi gece bir düş gördüm,

2Düşümde deniz­den bir rüzgar çıkıp geldi ve denizi dalgalara boğdu.

3Ben izlerken, bu rüzgar derinliklerden yükselerek ge­len bir insan figürü getirdi. Bu adam gökyüzünün bulutları üzerinde uçu­yordu. Her nereye gözlerini çevirdiyse, bakışlarının karşılaştığı her şey korkuya kapıldı.

4Sesi her nereye ulaştıysa, onu işiten herkes ateşe dokunan balmumu gibi eridi.

5Sonra denizden yükselen adamın üzerine saldırmak için, gökyüzünün dört rüzgarından toplanıp bir araya ge­len sayısız insan topluluğu gördüm.

6Adam kendisi için büyük bir dağ yont­tu ve onun üzerine uçtu.

7Dağın hangi yön ya da yerinden ele geçirildiğini görmeye çalıştım, ama başaramadım.

8Sonra adamla savaşmak için bir ara­ya gelmiş olanların hepsinin korkuyla dolu olduklarını, ancak yine de ona karşı dövüşmeye hazırlandıklarını farkettim.

9Adam saldırmak için ilerleyen kalabalığı gördüğünde onlara karşı parmağını bile kıpırdatmadı. Elinde ne mızrağı ne de silahı vardı.

10Gördüğüm tek şey, ağzından dışarıya akan bir alev seli, dudaklarından çıkan bir alev soluması ve dilinden çakan kıvılcım fırtınasıydı.

11Bunların hepsi alev seli, alevli soluk ve kıvılcım fırtınası tek bir kütle halinde birleşmişti. Bu kütle savaşmak için ilerleyen kalaba­lığın üzerine düştü ve onların her biri­ni tamamen yakıp yok etti. Birdenbire o büyük kalabalık, toz, kül ve duman kokusu dışında hiçbir şey bırakmadan gözden kayboldu. Bunun karşısında dilim tutuldu.

12Bundan sonra adamın dağdan aşağıya indiğini ve farklı, huzur dolu bir topluluğu kendisine çağırdığını gör­düm.

13Kiminin yüzünde mutluluk, kimininse üzüntü vardı. Bir kısmı sür­günden gelmişti, bir kısmı da başkala­rını sunu olarak getirmişti. Dehşet için­de uyandım, yüce Tanrı'ya dua ettim.

14Dedim ki: "Başlangıçtan beri ben ku­luna bu mucizeleri açıkladın. Beni dua­larıma yanıt vermeye layık gördün.

15Şimdi de bu düşün anlamını göster bana.

16Düşünceme göre, o günler ha­yatta olup yaşayanlar için ne dehşet ve­rici olacak! Ancak yaşamayanlar için ne kadar daha kötü olacak!

170nlar üzgün olacaklar,

18çünkü son günle­rin neler getireceğini bilecekler, ama ne yazık ki, kaçırmış olacaklar.

19Hayatta olanların durumu ise korkunç olacak. Çünkü düşümde gördüğüm gi­bi, onlar korkunç tehlikeler ve fela­ketlerle yüzleşecekler.

20Yine de bu tehlikelere katlanmak ve hedefe ulaş­mak, bir bulut gibi dünyadan yok olup gitmek ve son günlerin olaylarını hiç görememekten daha iyidir,"

21"Evet" diye yanıtladı, "Bu dü­şün anlamını açıklayacağım ve istedi­ğin her şeyi anlatacağım.

220 hayatta kalanlarla ilgili soruna gelince, işte yanıtı:

230 günlerde tehlikeleri getire­cek olan, aynı zamanda Her Şeye Gücü Yeten'e bağlılıkla yaşayıp iyi işler biriktirmiş olanları koruyacak.

24Emin ol ki, o hayatta kalanlar, ölmüş olan­lardan çok daha kutludurlar.

25"İşte, bu da düşün anlamı: De­nizlerin derinliklerinden yükseldiğini gördüğün adam,

26Yüce Tanrı'nın asır­lar boyunca hazır beklettiği kişidir. O kendi yarattığı dünyayı kurtaracak, ha­yatta olanları yönetecek.

27Adamın ağ­zından aktığını gördüğün,

28bir mız­rak ya da herhangi bir silah olmaksı­zın kendisine karşı savaşa girmek üze­re ilerleyen kalabalıkları yok ettiği so­luğa, ateşe ve fırtınaya gelince:

29Yüce Tanrı'nın yeryüzünde yaşayanlara kurtuluş getireceği günler yakındır.

30O zaman insanlar büyük bir telaş ve korkuyla dolacaklar.

31Kent kente, böl­ge bölgeye, ulus ulusa, krallık krallığa karşı savaşmak için gizli tasarılar ku­racak.

32Bu gerçekleştikten ve sana göstermiş olduğum tüm belirtiler ge­lip geçtikten sonra, denizden yükselen adam olarak gördüğün oğlum ortaya çıkacak.

330nun sesini işiten bütün uluslar, düşünde gördüğün gibi,

34ken­di topraklarını, savaşlarını bırakacak­lar, ona karşı savaşmak için sayıla­mayacak kadar büyük bir ordu halin­de birleşecekler.

350 ise Siyon Dağı­nın zirvesinde yerini alacak,

36Siyon bütün insanların önünde görünür kılı­nacak. Kent bütün yapılarıyla birlikte tamamlanmış olacak. Ancak bu insan eliyle olmayacak.

37Sonra oğlum, ken­disine karşı gelen ulusların Tanrı tanı­maz işlerini yargılayacak. Düşünde gör­düğün fırtınanın anlamı budur.

380 onları kendi şeytani fesatlıkları ve ya­kında katlanmak zorunda olacakları sıkıntıyla karşı karşıya getirecek. Ale­vin anlamı da budur. Hiçbir çaba harcamadan yasa aracılığıyla da onları yok edecek . Bu da ateşi simgeler.

39"Daha sonra O'nun farklı, huzur dolu bir topluluğu çağırdığını gördün.

40Onlar, Asur Kralı Şalmaneser'in hap­se attığı Kral Hoşea zamanında sürgü­ne gönderilen on oymaktır. Şalmaneser onları ırmağın ötesine sürdü, onlar garip bir ülkeye götürüldüler.

41Ama sonra onlar Yahudi olmayan putpe­restlerin yaşadığı bu ülkeden ayrılma­ya ve daha önce insanların hiç yaşa­madığı uzak bir toprağa gitmeye karar verdiler.

42Kendi ülkelerinde itaat et­mekte başarısız oldukları yasaya bu ye­ni yerde uymayı amaçladılar.

43Fıratın dar geçitlerinden geçerlerken

44yü­ce Tanrı onlar için mucizeler yarattı. Onlar geçinceye kadar ırmak kanalla­rını durdurdu.

45Arzaret denen o böl­geye yolculukları uzundu, bir buçuk yıl sürdü.

460nlar, bu çağ son bulana kadar, o zamandan beri hep orada ya­şadılar.

47Şimdi onlar dönüş yolunda­lar ve yüce Tanrı bir kez daha, onların geçebilmesi için, ırmak kanallarını dur­duracak.

48"'Bu da, görmüş olduğun huzur dolu topluluğun anlamıdır. Benim kut­sal sınırlarım içinde bulunan senin halkından hayatta kalanlar da onlarla birlikte kurtulacak.

49İşte böylece, ken­disine karşı birleşmiş ulusları yok et­me zamanı geldiğinde,

50O, hayatta kalan kendi halkını koruyacak, onlara olağanüstü mucizeler gösterecek."

51"Rabbim, efendim, gördüğüm adamın neden denizlerin derinliklerinden yükseldiğini açıkla bana" diye rica ettim.

52O şöyle yanıtladı: "Denizlerin derinliklerini araştırmak ve içlerinde neler olduğunu keşfetmek herhangi bir insanın gücünün ötesindedir. Aynı şekilde yeryüzündeki hiç­bir kimse belirlenmiş o güne kadar oğlumu ve onun topluluğunu göre­mez. Düşün anlamı budur.

53Bu açık­lama sadece sana verildi. Çünkü sen kendine ait bütün işleri bıraktın,

54ken­dini bütünüyle bana ve yasamı öğren­meye adadın.

55Her şeyde hikmet sa­na rehber, anlayış da anne oldu.

56Sana bu açıklamayı vermemin nedeni budur, yüce Tanrı seni ödüllendire­cek. Üç gün sonra seninle tekrar ko­nuşacağım ve sana çok önemli ve ha­rika şeyler anlatacağım,"

57Böylece ben de ara ara göster­miş olduğu mucizeler için, O'nun kon­trolü altında geçen çağlar için

58Yüce Tanrı'ya tapınıp yücelterek tarlaya doğru gittim. Orada üç gün kaldım.


Başlangıç