Deuterokanonik (Apokrif) Kitaplar Tobit Yudit Ester Bilgelik Sirak Baruk Yeremya’nın Mektubu Azarya’nın Duası Suzanna Bel ve Ejderha 1. Makabeler 2. Makabeler 3. Makabeler Esdras Ezra Maneşşe’nin Duası 151. Mezmur 4. Makabeler

Ezra

Gelecek Felaketler


15 Rab şöyle diyor: "Size vereceğim peygamberlik sözlerini hal­kıma duyurun.

2Onları yazıya geçirin, çünkü onlar güvenilir ve gerçektir.

3Si­ze tuzak kuranlardan korkmayın, size karşı olan şu inançsızlar yüzünden ra­hatsız olmayın.

4Çünkü inanmayan her­kes imansızlığı yüzünden ölecek.

5"Sakının" diyor Rabbiniz, "Kılıç açlık, ölüm, yıkım gibi korkunç kötülükleri serbest bırakıp dünyaya Salı­yorum.

6Çünkü kötülük tüm dünyaya yayıldı ve daha fazla vahşet için hiç yer yok.

7"Bu yüzden" diyor Rabbiniz, ''onların tanrı tanımaz günahları karşısın­da sessiz kalmayacağım, onların gü­nahkâr işlerine göz yummayacağım.

8Suçsuz öldürülenlerin kanlarının na­sıl beni öç için çağırdığını, doğru kişi­lerin ruhlarının hiç bitmeyen yalvarış­larını gör!

9Hiç kuşkusuz onların öcü­nü alacağım" diyor Rabbiniz, "Akıtıl­mış suçsuz kanların yalvarışlarını du­yacağım. 

10Benim halkım tıpkı ko­yunlar gibi öldürülüyor. Onların daha fazla Mısır'da kalmasına izin verme­yeceğim. Ancak onları kurtarmak için tüm gücümü kullanacağım.

11Mısırlı­lar' ı daha önce de yaptığım gibi ve­bayla vuracağım. Tüm ülkelerini ya­kıp yok edeceğim.

12Rabbiniz tarafın­dan vurulup cezalandırıldığında Mı­sır'ın temelleri sarsılacak, bütün ülke yas tutacak! 

13Çiftçiler yas tutacak, çünkü tohumları gelişmeyecek, ağaç­ları hastalık, dolu, korkunç fırtınalar nedeniyle yıkılacak! 

14Vay dünyaya ve üzerinde yaşayanlara!

15Onları yok edecek kılıç çok uzakta değil. Ülke ül­keye karşı kılıç çekip savaşacak.

16Sağ­lam yönetimler son bulacak, bir fesat diğerine üstün gelecek. Krallar, yük­sek mevkideki yöneticiler iyi günle­rinde hiçbir şey için kaygı duymaya­caklar.

17Bir kimse bir kenti ziyaret etmek isteyecek, ama başaramayacak.

18Çünkü hırs, rekabet kentleri karı­şıklığa boğacak,  evleri yıkacak, in­sanları korkuyla dolduracak. 

19Bir adam açlığın ve yoksulluğun pençesine yakalandığında hiçbir merhamet duygusu onu engelleyemeyecek, vah­şice komşusunun evine saldırıp mal­larını yağmalayacak.

20"Yeryüzünün bütün krallarını nasıl bir araya topladığımı gör" diyor Tanrı, "Onları gün doğumundan, güney rüzgarından, doğu ve güneyden çağı­rıp onlara vermiş olduklarımı geri öde­teceğim.

21Benim seçilmiş halkıma bu­güne kadar yaptıklarının aynısını ben de onlara yapacağım."

22Tanrımız Rab şöyle diyor: "Gü­nahkârlara merhamet göstermeyece­ğim, kılıcım yeryüzünü suçsuzların kanıyla boyayan o katilleri bağışla­mayacak.

23Rabbiniz'in Öfkesi yeryü­zünü ve temellerini ateşte yakıp ka­vurmak, günahkârları tıpkı yanan sa­man gibi tüketip yok etmek için taş­mış durumda.

24Vay buyruklarımla alay eden günahkârlara!" diyor Rab­biniz, "Onlara hiç acımayacağım.

25Siz isyankârlar, uzak durun benden! Pis­liklerinizle benim kutsallığıma yak­laşmayın."

26Rabbiniz kendisine karşı günah işleyenlerin hepsini çok iyi biliyor. Onları ölüme, yokluğa gönderdi.

27Dün­yanın üzerine şimdiden düşmüş olan felaketlerden sizler asla kaçamaya­caksınız. Tanrınız sizi kurtarmayı red­dediyor, çünkü sizler O'na karşı gü­nah işlediniz.

28O doğudan gelen ne dehşet veri­ci bir görüntü!

29Arabistan'dan gelen ejderha sürüleri sayısız savaş arabala­rıyla saldıracaklar. İlerlemelerinin ilk gününden itibaren dünya onların tısla­ma sesleriyle dolacak, işitenlerin hep­sini korku saracak, donup kalacaklar.

30Öfkeden çılgına dönen Kirmanlar, tüm güçleriyle ilerleyip ormandan çı­kan yaban domuzları gibi üzerlerine hücum edecekler. Uzun dişleriyle Asurun bütün bölgelerini yakıp yıkacaklar.

31Ama daha sonra ejderhalar içten ge­len doğal öfkelerini toparlayacak, da­ha güçlüleri deneyecekler. Onlar ye­niden düzenli ordu haline gelip güçlenecek, kahredici bir güçle hücum ede­cekler.

32Böylece yaban domuzlarının kuvveti susturulacak, her biri bir tara­fa kaçacak.

33Sonra onların yolu pu­suda bekleyen Asur'lu bir düşman ta­rafından kesilecek. İçlerinden biri yok edilecek. Ordularının içinde korku ve telaş yayılacak, krallarının arasında kararsızlık baş gösterecek.

34Doğudan ve kuzeyden gelip gü­neye doğru uzanan bulutlara bak! Gö­rünüşleri korkunç, öfke ve fırtına do­lu.

35Birbirlerine çarpacak, bütün ül­keye çok büyük bir fırtına yağdıra­caklar. Kılıçların akıttığı kan

36atın bellerine, insanın kalçasına, devenin dizine kadar yükselecek.

37Yeryüzü­nü dehşet ve titreme kaplayacak. Öç dolu öfkeyi gören herkes korkudan tit­reyip dehşete kapılacak.

38Daha sonra büyük fırtına bulutları kuzeyden ve gü­neyden, bazıları da batıdan yaklaşa­cak.

39Ancak doğudan esen rüzgarlar daha şiddetli olacak. Fırtınayla yakıp yok etmeyi planlayan azgın bulutlar durdurulacak, doğudan esen rüzgarlar tarafından gerisin geriye güneye ve batıya sürülecek.

40Öfke dolu, iri, kud­retli bulutlar yükselip artacak, tüm ül­ke ve yaşayanlarını yakıp yok edecek.

41Korkunç bir fırtına ateş, dolu ve uçu­şan kılıçlarla ulu ve güçlü olanları si­lip süpürecek. Bir tufan bütün tarlala­rı, ırmakları basacak.

42Kentleri, sur­ları, dağları, tepeleri, ormanlardaki ağaçları ve tarlalardaki ürünleri yerle bir edip düzleştirecek.

43Babil'e ka­dar bütün yol boyunca ilerleyecek, onu tamamen silip yok edecek.

44Oraya vardığında onu kuşatacak, tüm öfke­siyle fırtınayı üzerine salacak. Toz ve dumanlar gökyüzüne erişecek, bütün komşuları Babil için yas tutup ağlayacak.

45Ondan geriye sağ kalanların her biri kendisini yok edenlerce esir alı­nacak.

Asya Yargılanıyor

46Sen, Babil'in güzelliğini ve gör­kemini paylaşmış olan Asya, vay sana zavallı biçare!

47Kendin gibi, senin için daima şehvet duyan aşıklarını et­kileyip yakalamak için kız kardeşleri­ni fahişeler gibi giydirdin.

480 aşa­ğılık fahişenin bütün entrikalarını ve uygulamalarını taklit ettin.

49Bundan dolayı Tanrı şöyle diyor: "Evlerini ha­rabeye çevirecek, vahşet ve ölüm ge­tireceğim. Başına dulluk, fakirlik, aç­lık, kılıç, veba gibi korkunç belalar ge­tireceğim.

50O yakıp kavuran ısı bas­tırdığında, gücün ve görkemin bir çi­çek gibi solacak.

51Daha sonra sen za­vallı, güçsüz bir kadın olacaksın. Ezi­lecek, dövülecek, yaralanacaksın. Bir daha zengin sevgililerini elde edemeyeceksin.

52Sen  benim seçilmiş in­sanlarımı büyük bir zevkle, darbeler indirerek, öfkeyle meydan okuyarak sürekli  öldürmemiş  olsaydın,

53ben sana bu kadar öfke duyar mıydım?" diyor Rabbin!

54"Yüzünü boya, kendini güzelleştir!

55Fahişeliğin bedeli senin ol­sun, her ne kazanmışsan alacaksın.

56Seçilmiş halkıma ne yaparsan, Tanrı da sana yapacak" diyor Rabbin, "Üzerine büyük bir felaket getirecek.

57Çocukların açlıktan ölecek, sen kı­lıçla yıkılacaksın. Kentlerin ortadan kaldırılıp silinecek, bütün halkın savaş alanında çökecek.

58Dağlarda olan­lar açlıktan ölüyor olacaklar, açlık ve susuzlukları onları kendi etlerini yemeye, kendi kanlarını içmeye zorlayacak.

59önce perişan ve mutsuz olacaksın. Buna rağmen devamı gelecek.

60Galipler Babil'i yağmaladıktan son­ra evlerine giderken, yolda huzur dolu kentlerini yok edecek, topraklarının bü­yük bir kısmını mahvedecek, görke­minin sonunu getirecekler.

61Seni ya­kıp yok edecekler. Sen anız, onlar da ateş olacak.

62Seni, kentlerini, toprak­larını, dağlarını tamamen yok edip harabeye çevirecekler. Tüm ormanla­rını ve meyve ağaçlarını yakacaklar.

63Çocuklarını mahkûm edip mallarını yağmalayacaklar. Görkemli güzelliğin­den geriye hiçbir iz kalmayacak!"


Başlangıç